10 Mart 2014 Pazartesi
Hamlet ve Garaj
Baştan söyleyeyim, Shakespeare oyunlarının sadece klasik çizgisini seviyor, o döneme ait kıyafet, dekor ve sözler bekliyorsanız bu oyun size göre değil. Çünkü karşınızda tamamen günümüze ait bir Hamlet olacak. Hepimizin bildiği bir hikaye esasında bu nedenle konuyu anlatmak gereksiz. Moda Sahnesi’nde izleme şansına eriştiğimiz Hamlet ise yazarın ve oyunlarının günümüzde bile ne kadar geçerli olduğunun kanıtı ve benim beklentilerimi fazlasıyla karşıladı.
Oyuncular, sahne ve dekor iyi. Onur Ünsal bildiğimiz gibi efendim, yine olduğu her sahneyi alıp götürüyor, adeta "ben oyunculuk için doğdum" diye bağırıyor. Bize de keyifle izlemek düşüyor.
Gelelim diğer oyuna, Craft Tiyatro’nun yeni oyunu Garaj. Bu sezon çok fazla oyun izleyemedim ama izlediklerim hep iyi oyunlardı. Garaj ise bir seçim yapmak zorunda olsam kesinlikle birinci sıraya koyacağım oyun olurdu. Birbirinden çok farklı iki karakterin, yılbaşı gecesi bir garajda kesişen yolları diye özetleyebiliriz. Orkide (Enis Arıkan) ve Kahraman (Güven Murat Akpınar) görünürde hiçbir ortak noktası olmayan iki karakter, yaşamları da öyle. Orkide, cinsel kimliğini bastıramadığı noktada mevcut yaşamından kaçıp İstanbul’a gelen bir transseksüel, Kahraman ise ailesini küçük yaşta kaybetmiş, anneannesi ile yaşama tutunmuş, üniversitede okuduğu bölüm için aldığı ikinci el fotoğraf makinesiyle fotoğraf peşinde koşan bir öğrenci. İkisinin de yaşamı zorluklar ve yalnızlıkla dolu esasında. Bir garajda kesişen yolları ise hayatlarının o gününü yalnız geçirmemelerini sağlıyor.
Kahkaha ve hüzün bir arada oyunda. Bir de öyle güzel oyunculuklar var ki resmen akıp gidiyor oyun. Orkide rolünde Enis Arıkan’ın harikalar yarattığı bir gerçek ama Kahraman rolünde Güven Murat Akpınar da mükemmel. Ben ikisini de çok sevdim. Bu oyuna mutlaka şans veriniz diyorum. Ben ikinci kez izlemeyi planlıyorum.
"Birini sevdiğin zaman şehrin nüfusu '1'e iner."
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder