23 Kasım 2015 Pazartesi

Günün Notları


Yine uzun bir aradan sonra karşınızdayım! Bu süre içerisinde sezon başladı ve ben de her alanda sezonu açmaya çalıştım. Hepsini unutmaya başlayınca da yazmak aklıma geldi, nihayet! :)

- Bu aralar sık sık sinemaya gidiyorum. Kod Adı U.N.C.L.E., Kara Bela, Mustang, Ali Baba ve 7 Cüceler, Spectre ve Marslı şimdilik aklıma gelenler. İzlediğim için pişman olduğum yok.

- Filmekimi programım çok yoğun değildi ancak güzel filmler izledim. Yeni Ahit, Bayan Amerika, Mantıksız Adam, Saul’un Oğlu, Carol, Knight of Cups ve Gençlik bu festivalde izlediğim filmler. En çok Yeni Ahit’i izlerken eğlendim. Gençlik ise favori filmim oldu.

- Zero sergisine gittim. Beklediğimden daha fazla keyif aldım diyebilirim.

- The Soft Moon, Angel Olsen, Soley, Iron&Wine, Unknown Mortal Orchestra, Hidden Orchestra ve Belle&Sebastian konserlerine gittim. Hepsinden keyif aldım ancak Belle&Sebastian konserinin yeri ayrı.

- Bale sezonunu açmam biraz zaman aldı. İlk haftalarda sergilenen eserleri geçen sezon izlemiştim. Sürekli bilet alıp gidemediğim Afife isimli eseri nihayet izledim. Tavsiye ederim.

- Beyoğlu Sahaf Festivali de geçti. İki kez gittim ve her seferinde uzun süredir aradığım birkaç kitabı bulma şansım oldu.

- Ve elbette tiyatro sezonunu da açtım. Moda Sahne’nin oyunları ile ilgili düşüncelerimi önceki notları okuyanlar bilecektir. Oyunların modernize edilmiş hallerine ısınamıyorum maalesef. En Kısa Gecenin Rüyası’nda da durum değişmedi. Bunu bilerek her defasında izlerim o ayrı. Çünkü hem emeklerine saygım var hem merak ediyorum hem de benim sevmemem iyi olmadığı anlamına gelmiyor elbet!

- Cahide Müzikali’ni izledim. Beklentim farklıydı esasında, biraz daha detay olmasını isterdim.

- Şehir Tiyatroları’nda Ayaktakımı Arasında isimli oyunu izledim ve çok sevdim. 2 saat sürmesine ve karamsar bir dönemi anlatmasına rağmen su gibi akıp gidiyor. Ayrıca salonun klimasını maksimum seviyede açıp seyirciye Rusya havasını hissettiren bir yetkilisi de var! :)

- Zorlu’da The Tiger Lillies Perform Hamlet’i de izleme şansım oldu. İyi ki de oldu! Şu ana kadar birçok Hamlet uyarlaması izledim ancak bu kesinlikle farklı ve keyifliydi.

- Türvak Sinema Tiyatro Müzesi'ni gezdim ve kesinlikle tavsiye ederim. Çok keyifli zaman geçirebileceğiniz, eskileri anabileceğiniz, her bir sinema ya da oyun afişine hayranlıkla bakabileceğiniz bir müze olmuş.

- Bunların dışında bir de minik tatil yaptım. Ağva’da birkaç gün geçirdim, sezon bittiği için çok sessiz, sakin bir tatil oldu. Üşenmeyip zaman ayırmayı başarırsam yazacağım bunu da detaylıca.

- Günün Notları formatına pek uymasa da bir mutluluğu da paylaşmak isterim. Yıllar önce blogda şu yazı ile dileyip beklediğim ancak artık gelmeyeceğine inandığım adam 22 Temmuz günü hayatıma girdi. Hem de şu yazı sayesinde. Tabi bunu anlamam uzun zaman aldı ama beni bekledi, iyi ki bekledi. Şimdi etkinliklere iki kişi koşturup aralarda minik kahve keyifleri yapıyor, yeni Star Wars filmine haftalar öncesinde bilet alıp bekliyor, aynı şeylere gülüp aynı gün ışığında gözlerimizi kısıp aynı yağmurda ıslanıyoruz. Hayatıma girdiği ana şükürler olsun.

Şimdilik haberler böyle. Bir sonraki notlarda görüşmek üzere!

12 yorum:

  1. Mutluluğun sonsuza dek sürer umarım :) Okurken çok mutlu oldum ben de.

    YanıtlaSil
  2. Seni tanımıyorum hiç ama seni de o adamı da sevdim:) Daim olsun mutluluğunuz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Elif, iyi dileğin için çok teşekkür ederim. :)

      Sil
  3. özendim galiba. o kadar etkinlik bana çok ama beş yıl önce tam olarak nasıl bir sevgili istediğini yazabilecek cesarette biri olmaya özendim, sonra da onu bulabilmeye. daha fazla ayrıntı da bilmek istedim. nasıl oldu, ne zaman oldu, neler hissettiniz, hemen anladınız mı. Gibi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beş yıl önce neden öyle bir şey yazdım inan şu an hatırlamıyorum ama o yazıya gelen bir yorum vardı sanırım, ne isteyeceksen tam isteyeceksin diye. Ben her zaman arkadaşım olabilecek birini istedim hayatımda bu beş yıl önce de böyleydi daha öncesinde de. Ayrıntı çok, dün düşündüm hatta keşke yazabilsem her anımızı diye ama ne yazsam eksik kalacak biliyorum. Tek söyleyebileceğim umudu kesmemek gerekiyormuş bunu anladım.

      Sil
    2. Ne kadar güzel bir yazmama sebebi: "ne yazsam eksik kalacak". Mutluluğunuz, aşkınız hiç bitmesin. Ve benden önce yazmış birisini tekrar etmek pahasına, ben de tanımadan ikinizi de sevdim.

      Sil
    3. Çok utandım efem, pek mutlu oldum ayrıca. :)

      Sil
  4. Bu yazıyı okuyup günlerimi ne kadar boş geçirdiğimi fark etmiş olmam... :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cumartesi için plan yapmaya yetecek kadar zamanın var öyleyse! :)

      Sil