1 Mayıs 2012 Salı

Hayvan Çiftliği - George Orwell

Önsözden bir bölüm;

"Bir çiftlikte yaşayan hayvanların kendilerini ezen ve sömüren insanların yönetimini devirip eşitlikçi bir toplum oluşturdukları ama zamanla,kurnaz ve iktidar düşkünü domuzların devrimi yolundan saptırarak, insanların yönetiminden neredeyse daha baskıcı ve acımasız bir diktatörlük kurdukları kitabı iki uçlu bir yergi mızağı olarak görüyorum."


Kitabın konusuna gelince; Beylik Çiftliği sahibi Bay Jones gece uyuduğu esnada Koca Reis lakaplı erkek domuz, önceki gece gördüğü rüyayı tüm hayvanlara anlatmak için toplanmalarını ister. Toplantıda,yaşadıkları hayatın yoksulluk, eziyet içinde geçtiğini, artık insanlara başkaldırma zamanı geldiğini, gerçek düşmanları olan "insan"ı ortadan kaldırarak bağımsızlık ilan etmek gerektiğini anlatır.

" İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurta
yumurtlayamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşanı yakalayacak kadar hızlı
koşamaz. Gene de tüm hayvanların efendisidir."

" Şunu da unutmayın ki, İnsan'a karşı savaşırken sonunda ona
benzememeliyiz. Onu alt ettiğiniz zaman bile, onun kötü alışkanlıklarını
benimsemeye kalkmayın."


Toplantıdan sonra, Snowball, Napoleon ve Squealer isimli üç domuz, Reis'in
düşüncelerini geliştirerek Animalizm adını verdikleri bir öğretiye dönüştürürler. Tüm hayvanları bu ortak düşüncede toplayabilmek için uğraşırlar. Haziran geldiğinde işleri bozulan Bay Jones ve çalışanlarının ambarın kapısını kıran hayvanları kırbaçlamaya başlaması bardağı taşıran son damla olur ve hayvanlar ayaklanma başlatır. Ayaklanma hayvanlar için başarıyla sonuçlanır, artık çiftlik onlarındır; Beylik Çiftliği, Hayvan Çiftliği olur.

Önceleri hayvanlar özgürlüğün tadını çıkartmaktadır. Ancak Napoleon ve Snowball arasındaki anlaşmazlık, Napoleon'un yönetimi ele geçirme çabaları, gittikçe "insan"a benzeyen tavırları ve bu tavırlarının sonucunda Snowball'u çiftlikten kaçırması gibi gelişmeler nedeniyle hayvanlar için herşey daha kötüye gider. Başlangıçta insanların düşman olduğunu söyleyen ve insana benzeyen davranışları yasaklayan Napoleon, giderek bir insan gibi davranmaya ve yasakların tamamını kendisi için değiştirmeye başlar.

Ve finalde çiftlikteki diğer hayvanlar, domuzları insanlardan ayırt edemez durumdadırlar.

Bu aralar okuduğum en etkiliyici kitaplardan biri. Kitapta yer alan önsözü de okumanızı tavsiye ederim, kitabın etkisini artırıyor.

Keyifli okumalar.

4 yorum:

  1. Ben en çok şunu sevmiştim kitaptan;
    "Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar daha fazla eşittir"

    YanıtlaSil
  2. yıldız, benim de çok sevdiğim bir cümleydi, yazmayı unutmuşum :)

    YanıtlaSil
  3. Kitap hakkında çok şey duymuş olmama rağmen henüz okuyamadım. Geçen ay aldım, okuyacağım artık :)

    YanıtlaSil
  4. Birkaç ay önce almış ve okumamıştım. Festivalde bir film izledikten sonra, Oyun Atölyesi'nde "Antonius ile Kleopatra"yı izlemek için beklerken, bol yağmurlu bir günde başlamıştım. Günün etkisi de var mıydı bilmem ama gerçekten etkilendiğim bir kitap oldu.

    YanıtlaSil